9.5.09

bedüklendik

sabah uyandığımda tüm sevimsizliğim üstümdeydi yine. zar zor kalktım, biraz oyalandım, çay içtim, gündüz kuşağı programlarından burç yorumumu dinledim. dersin başına oturdum, çalıştım, sıkıldım, bıraktım. hazırlanmaya başladım. okula gittim, 4buçukta sınava girdim, çıktım. ulusta ö.le buluşup odtü yollarına düştüm. odtüye girdim, hala keyifsizim, 1sene olmuş odtüye gitmeyeli. bir zamanlar her fırsatta soluğu orda alırdım, üniversite hayatımın orda geçeceğine inanırdım. şimdi orda değilim ama yinede yeri bambaşka benim için. herneyse devrime girdik heryer dopdoplu. şimdiye kadar hiçbir şenlikte, konserde o kadar dolu görmemiştim o alanı. sahnenin önü arkası sağı solu insan kaynıyor. bildiğin tüm odtülüler ve biz arada kaynayanlar eski 45liklerle coşuyoruz, ankara havalarıyla oynuyoruz. biralar yudumlanıp müzik ve kalabalık coştukça keyiflenmeye başlıyorum. derken bedük çıkıyor sahneye. aman yarabbi. birden herkes çılgınca dansetmeye başlıyor. bedük söylüyor söyletiyor oynuyor oynatıyor. bir bakıyorum moving forth moving back diye bağırıyorum , bir bakıyorum you gotta be my man diye höykürürken buluyorum kendimi. en son stayin' alive ve can't touch this'te kaybediyorum kendimi. gecenin sonlarına yaklaşırken külkedisi moduna geçip dolmuşların yolunu tutuyoruz o.la. giderken hala dansediyoruz. sonra ben karar veriyorum önümüzdeki cumada beytepedeyim bedüklenmek üzere...

Hiç yorum yok: